İhracatta çelik gibiyiz

Dünya genelinde pandeminin yaratmış olduğu etkilere rağmen sektörlerimiz hızla toparlanmakta ve ihracat pazarlarında eskisinden daha sık ve güçlü bir şekilde adlarından söz ettirmekteler.

Türkiye gerek ham madde gerekse enerji bakımından zengin kaynaklara sahip olmasa da genç ve dinamik nüfusu ve yaratmış olduğu güçlü müteşebbis yapısı sayesinde dezavantajlı alanlarda bile avantaj yakalamasını bilen bir ülke. Demir Çelik sektörü de bunun en güzel örneklerinden birisini oluşturmakta.

Ne zengin cevher yataklarına sahip ne de doğalgaz zengini bir ülke olmamasına rağmen demir çelik üretiminde dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline gelen Türkiye, pandeminin etkilerini üzerinden atmış ve dünya pazarlarına güçlü bir geri dönüş yapmış vaziyette.

Haziran ayındaki sektörün ihracat rakamlarına baktığımızda demir, demir dışı metallerde ihracatımızın 1 milyar 127 milyon dolara yükseldiğini görüyoruz. Çelik sektöründe ise bu rakam çok daha artarak 2 milyar doları aşmış durumda... Yılın ilk yarısında gerçekleşen rakamlara baktığımızda ise sektörün adeta rekorlar kırarak ilerlediğini görüyoruz. Demir, demir dışı metaller sektörü ihracatını geçen yılın ilk yarısına göre yüzde 51,4 artırarak 6,7 milyar dolar değere ulaşırken aynı dönemde çelik sektörü ise yüzde 55 artışla 9,2 milyar dolarlık dış satım gerçekleştirmiş durumda bulunuyor.

Her iki kulvarda da yeni başarı hikâyeleri yazan sektör temsilcileri uluslararası alanda başta ABD ve AB ülkeleri olmak üzere yaratılan haksız rekabet ve örülen gümrük duvarlarından şikâyet etmekteler. Uluslararası ticaretin kurallarına aykırı olarak alınan bu korumacı tedbirlerin kalkması halinde çok daha yüksek ihracat rakamlarına ulaşacaklarını söylüyorlar.

Pandemi ile birlikte Çin’den boşalan ihracat pazarlarında demir çelik sektörü başta olmak üzere birçok sektörde üstünlük sağlayan Türkiye, bu konumunu ve ortaya çıkan fırsatları iyi değerlendirdiğinde dünya genelinde uzak pazarların yanında, Avrupa’nın tedarik merkezi olmakla birlikte Afrika kıtasının da en büyük oyuncularından biri haline gelecektir. Afrika’da son yıllarda katlanarak artan genel ihracatımızın yanında özellikle Tosyalı Holding’in Cezayir’den başlayan ve dalga dalga tüm kıtaya yayılan demir çelik yatırımları bunun en büyük kanıtı niteliğinde bulunmaktadır.